Altı atın gözlerini metal bir cisimle oyan 17 yaşındaki bir genç seyisin, vakasını incelemek için Psikiyatr Martin Dysart ortaya atılır. Nevrotik bir vaka olduğuna dair hiç şüphe edilmeyen genç seyis Alan Strang'ın öyküsü derinleştikçe, insanlığın sorunları da derinleşir. Masaya yatırılan aslında Alan ile insanlıktır. İnsanlık Alan üzerinden sorgulanır. Normal olan, olağan olan, hatta olması gereken nedir? Nedir bizim istediğimiz? Bizim gibi olmayanlara etiket vurup, ötekileştirmek ne kadar etik ya da gerçekçi? Tüm bu arayış için de Allen de kendiyle yüzleşir ve isyan eder, hatta tanrıya bile. Kim bilir onun tanrıları atlardır. İsyanı ve öfkesi de bunadır.